18 Nisan 2013 Perşembe

üzgünüm, elimden kendim için de senin için de daha fazlası gelmiyor, o kadar çokuz ki, toplansak hükümet oluruz, dağılsak bir kıtayı tıka basa doldururuz. acını hafifletmez ama;

babam öldüğünde
sadece özledim
öyleydi çünkü...

neyi, nereyi, neyimi özlediğimi bilmeden özledim
kimse parklara ismini vermedi
trafik durmadı
yas ilan edilmedi
kar dinmedi

öyleydi çünkü

annem bu kadar türküyü 
öyle sessiz sessiz söylemeyi 
ne zaman becerdi

annemin ismi de hiçbir parka verilmedi

çünkü annem türküleri parklardan daha çok sevdiğini
babam ölünce öğrendi

...


m.
ikibinonüç-anadoluhisarı

17 Nisan 2013 Çarşamba

bildiğim bütün masallar

Kırmızı Başlıklı Kız masalını düşündüm dün, uzun uzun, bir türlü sonunu hatırlayamadım, emin olamadım, bütün masallar birbirine karıştı zihnimde, Pamuk Prenses, Küçük Prens, Star Wars, Green Grass, Masumiyet, Turist Ömer Uzay Yolunda, Süper Baba ve Şerafettin Nami...

Dedemi en çok böyle zamanlarda anımsıyorum, sebepsiz, zamansız, bir an' a asılı duran görüntüler, sesler, anılar, renkler, sözcükler, müzik, güldüklerimiz, yüzlerimizden hiç silinmeyecek kırgınlıklar, insan olmanın atlası gibi sanki bozukluklar, bir insandan diğerine giden en kısa yol, yollar, kediler ve köprüler, kurbağalar... bütün bunlar işte...