12 Şubat 2012 Pazar

Şimdi seni arasam kızarsın, bu saatte, gece, gündüz, yaz ya da eski bir zaman, kızarsın… valizleri toplarsın bahar sonrası, şehir sessiz olsun da adım atamasın diye, bahçe kapılarında bekletirsin bizi, atlılar koştururlar odalarımızda, kimse yüzümüze bakmaz, bunalırız, öksüzlük gibi bir şey olur gün ama asla sessizlik gibi değil…

Şimdi seni arasam… kızarsın… sana yine hikayeler anlatırım, sokakları, insanları anlatırım, tutamaz kendini gülersin, yine aramam için cesaret verirsin de… aradığımda yine kızarsın…
Yoksa yağmalanıyor mu şehrimiz? Birileri caz mı çalıyor sokak ortalarında? Bilemiyoruz, biz bu şehirde, kıpırtısız, telaşsız, kavga dövüş… seni çok özlüyoruz… görsen kıskanırsın bizi; iki yanımızda iki kedi, dünya umurlarında değil sanki, yarınki yemekten başka ne ki dertleri?

Şimdi seni arasam?...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder